Hürriyet’e konuştu: Herkesin merak ettiği ‘genç bozlak’

Orhan Kemal Erden Sönmez’in bir köprünün altında söylediği türküyü sosyal medyada yüz binlerce kişi izledi. 18 yaşındaki Orhan Kemal “Bozlak kanımda varmış, hoşuma gitti, oradan heveslendim” dedi.

Orhan Kemal Erden Sönmez. Türkü söylediği videoları sosyal medyada paylaşınca kısa sürede pek çok kişinin beğenisini aldı.

Adana’nın Seyhan ilçesinde yaşayan iki dedesinin adını ve kardeşlerinin ona koyduğu ismi (Erden) taşıyan Orhan Kemal, Hürriyet’e konuştu.

‘ÇEKİÇ ALİ’Yİ ÜSTADIM OLARAK GÖRDÜM’

Kemal, şunları söyledi:

“İlk ne zaman merak sardın türkülere?”

“Abimin bir laptop’ı vardı. 6-7 yaşlarında internette gezinirken karşıma bir türkü çıktı, ‘Sarı Yazma Yakışmaz mı Güzele’, Çekiç Ali… Dinledim, çok hoşuma gitti. Normalde çocuklar bu türkülere pek ilgi duymaz ama bana çok güzel geldi. Sonra fark ettim ki; oynak havalar, bozlaklar, vahde ritimler var… “Ne kadar güzel şeyler” dedim. Sonra da dinlemeye devam ettim. 7-8 yaşına geldiğimde babam ilgimi fark etti, bana bir cura (küçük bağlama) aldı. O günden beri çalıyorum. Çekiç Ali’yi üstadım olarak gördüm, onu dinledikçe ona özenerek, onun diliyle söylemeye çalıştım. Kimisi rap dinler, benim de kanımda bozlak varmış; hoşuma gitti, oradan heveslendim, çalıp söylemeye başladım.”

“Bozlaklar sana ne hissettiriyor? Neden senin için özel?”

“Küçüklüğümden beri babamla köye gideriz. Köyümüz İç Anadolu gibidir, dedelerimiz, ninelerimiz hep bu türkülerle büyümüş. Onları dinleyince aklıma bağlamasıyla ünlü dedem Orhan Sönmez gelir. O da türkü söylerdi, dayım da öyle… Bozlak dinlediğimde beni eskilere götürüyor; kendim yaşamamış olsam da öncekilerin yaşadıklarını hissediyorum. Evladını kaybeden ninelerin, evlatlarını askere gönderen anaların ağıtlarını sanki ben de yaşıyorum. Bu türküleri söylerken geçmişin ruhunu duyuyorum, eskileri hatırlamak bana huzur veriyor.”

‘EĞİTİM ALMADIM’

“Bağlamanı baban aldı. Sen kendini nasıl geliştirdin?”

“Eğitim almadım. Küçükken kulaklığı takar, ustaları dinleyip onların çaldığını taklit etmeye çalışırdım. Çarpmalar, süslemeler… Hep kendi kendime öğrenmeye uğraştım. Bir türküyü ezberden değil, içimden nasıl geliyorsa öyle söylüyorum. Duygularım şevklendi mi daha güzel süslemeler çıkıyor, bazen kendim bile şaşırıyorum.”

“Nota biliyor musun?”

“Biliyorum. İnternetten kendi kendime öğrendim. Buradaki Divan Saz Evi’ndeki ustalara, dayıma bakarak ve dedemin eski videolarıyla geliştirdim.”

‘SOSYAL MEDYADA CANLI YAYIN AÇIP İÇERİK ÜRETİYORUM’

“Bağlama çalmak dışında bir günün nasıl geçiyor?”

“Sabah okula gidiyor, akşam eve gelince bağlamayı elime alıp türkü çalıyorum. Boş zamanlarımda beste denemeleri yapıyor, sosyal medyada canlı yayın açıp içerik üretiyorum kendi çapımda. Arkadaşlarımla da sık sık buluşuyoruz. Sıcak havalarda Kızıldağ Yaylası’na gidiyoruz, bazen klimadan bile soğuk oluyor. Orada da bağlama çalan abilerle oturup türkü söylüyoruz.”

‘DÜĞÜNCÜLÜK BANA GÖRE DEĞİL’

“Adana’da bugüne kadar hiç konser verdin mi?”

“Geçenlerde Kızıldağ Yaylası’nda, Karabucak Güreşleri’nde sahne aldım. Daha önce Adana Müzesi’nde de konserim oldu. Teklif gelince “Orhan gel, türkü söyle, eğlencemize ortak ol” dedikleri zaman kimseyi kırmıyorum, elimden geldiğince söylüyorum. Sosyal medyada videolarım yayılınca konser davetleri de artmaya başladı. Ama düğünlerde çalmaya karşıyım, düğüncülük bana göre değil.”

‘SABAH BİR BAKTIM 500 BİN KİŞİ İZLEMİŞ’

“Sosyal medyada video paylaşmak nereden aklına geldi?”

“8-9 yaşlarımda da evde karaoke yapıp yayın açardım. Bir gün arkadaşlarla arabayla giderken köprünün altında durduk. Köprü altında yankı çok güzeldi, Kamil Abalıoğlu’ndan ‘Haber Sal Sevgilim’i söyledim, videoya çektik. Akşam yükledim, sabah bir baktım 500 bin kişi izlemiş. Şoke oldum, sabah abime koştum, o da “Aferin Orhan” dedi. Sonra köyde, farklı manzaralarda videolar çekmeye başladım. Çünkü gençler artık türkülerimizi unuttu. Belki benden görüp bağlama çalmak isteyen küçük kardeşlerim olur.”

“Sana ilgi büyük. Bu nasıl hissettiriyor?”

“Efsane bir şey. Bir reels videosu çıktı karşıma, bir baktım beni çizmiş. Bu kadar ilgi beklemiyordum. “Abi seni çok seviyorum, sesin çok güzel” diye mesajlar yolluyorlar. Böyle güzel yorumlar gelince içim çırpınıyor. Yani içimde sanki bir kanat çırpınıyor, o derece heyecanlanıyorum. Hoşuma gidiyor.”

‘BABAM TEK TEK YORUM YAZIYOR’

“Baban, abin, arkadaşların… Sosyal medyada fenomen olmana onlar ne diyor?”

“Yakın çevrem zaten biliyordu ama okulda pek kimse bilmiyordu. O videolardan sonra “Orhan helal olsun kardeş, sesin çok güzelmiş” diyorlar. Eskiden söylediğimde dalga geçerlerdi çünkü nağmeleri anlamıyorlardı. Bazıları “Çok bağırıyor” diyordu ama bozlak dediğin şey bağırarak söylenir. Babam en büyük destekçim, her yorumu okur. Eleştiri gelince kendi kendine sinirlenir, hatta “Çok bağırıyor” yazanlara tek tek yorum yazıp bozlağı açıklıyor.”

‘ONLAR BENİM İDOLLERİM’

“Bugüne kadar kimlerden ilham aldın?”

“Çekiç Ali benim için özel bir usta, ilk onu dinleyerek başladım. Sonra Neşet Ertaş ve babası Muharrem Ertaş… Birbirlerine yazdıkları türküler beni çok etkiler. Hacı Taşan’ın ‘Bugün Ayın Işığı’ türküsünü de çok severim, uyumadan önce mutlaka dinlerim. Sinirli olsam bile o türkü ruhumu dinlendirir. Hepsinden heves aldım, onları örnek görüyorum. Onlar benim idollerim.”

“Türkü söyleyerek para kazanmaya başladın mı?”

“Türkü söylemeden önce de ailece geçiniyorduk. Şimdi TikTok canlı yayınlarında hediye atanlar oluyor, konserlere gittiğimde de destek verenler çıkıyor. Ama ben türküyü para için değil, sevdiğim için söylüyorum.”

‘HAYALİM HALK KONSERLERİNDE SAHNEYE ÇIKMAK’

“İleride ne yapmak istiyorsun?”

“Konservatuvara girip türküler ve bağlama konusunda daha çok eğitim almak istiyorum. Hayalim düğünlerde ya da alkollü mekânlarda değil, halk konserlerinde sahneye çıkmak. Neşet Ertaş Ustam gibi şarkımı söylemek, bir gün TRT Müzik’te sahne almak en büyük isteğim. Rap’çiler nasıl sahneye çıkıp gençlere ulaşıyorsa, ben de aynı şekilde türkülerimle gençlere ulaşmak istiyorum.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir