Almanya’da Eğitim Sistemi ve Göçmen Sorunu
Almanya Federal Eğitim Bakanı Karin Prien’in, okullarda “göçmen kotası” uygulamasını gündeme getirmesi tepkilere neden oldu. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) Eğitim Direktörü Andreas Schleicher, Almanya’daki eğitim sisteminin göçmen kökenli çocuklara yeterince destek sunmadığını ve bunun ciddi sonuçlar doğurduğunu vurguladı.
Almanya’da eğitim sisteminin göçmen kökenli çocuklara yeterince ilgi göstermediğini belirten Schleicher, bu durumun ciddi sorunlara yol açtığını ifade etti. Uluslararası eğitim karşılaştırması PISA’dan sorumlu olan Schleicher, Almanya’da bu durumun sıkça yaşandığını belirtti.
Eğitimdeki sorunların temelinde, yetersiz erken çocukluk eğitimi ve kaynakların yanlış dağıtımı olduğunu belirten Schleicher, “Eğitim misyonu taşıyan, iyi donatılmış kreşler (Kita), tüm çocukların dil becerilerini geliştirebilecek en etkili yöntemdir” dedi. Bu nedenle zorunlu dil testleri ve erken teşhis sistemlerinin uygulanması gerektiğini vurguladı.
Göçmen kökenli çocuklar için daha iyi destek sağlanması gerektiğini söyleyen Schleicher, Almanya’da bu konuda yeterince adım atılmadığını belirtti. Özellikle dil temeli eksik olan çocuklar için öğretmenlere daha fazla destek verilmesi gerektiğini ifade etti.
Eğitim alanında daha iyi imkanlar arayan ebeveynlerin durumunu da anlayışla karşıladığını belirten Schleicher, “Anne babaların çocukları için en iyisini istemeleri son derece doğal bir durumdur” dedi.
Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinde, öğrencilerinin yüzde 80’inden fazlasının göçmen kökenli olduğu bir ilkokulda müdürlük yapan ve kimliği değiştirilen Sabine Schwarz, Prien’in önerisinin uygulanabilmesi için ailelerin semte taşınması gerektiğini ancak anadili Almanca olan öğrenci sayısının çok az olduğunu belirtti.
Prien’in önerisine göre okullarda göçmen oranının yüzde 30-40 aralığında sınırlandırılabileceğini belirten Schwarz, bu durumun sosyal gerçeklerin yanı sıra konut politikasını da dikkate alması gerektiğini vurguladı. “Bu fikri ortaya atan kişi semtlerdeki zorlu yaşam koşullarını göz ardı etmiş olabilir” diye konuştu.