ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazze Barış Planı kapsamında 10 Ekim’de İsrail ile Hamas arasında ilan edilen ateşkesin ilk aşamasının sonuna geliniyor. 20 sağ rehine ve hayatını kaybeden 28 rehineden 25’inin cenazesi İsrail’e teslim edilirken, ikinci aşamaya geçişteki en önemli duraklardan birinin bugün Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) aşılması öngörülüyor. Trump planına göre kalıcı barışın tesisinde hem en önemli hem de en fazla anlaşmazlık yaratan konulardan biri olan Gazze’de Uluslararası İstikrar Gücü’nü (UİG) öngören taslağın, bugün BMGK’da oylanması bekleniyor.
TEL AVİV RAHATSIZ OLDU
Türkiye, ABD, Katar, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Endonezya, Pakistan ve Ürdün geçen cuma günü yaptıkları ortak açıklamayla Washington’ın tasarısına destek verdi. Açıklamada, sürecin “Filistinlilerin kendi kaderini tayin hakkına” vurgu yapılırken, taslakta yer alan “Filistin Yönetimi’nin reform planı güvenilir bir şekilde uygulandıktan ve Gazze’nin yeniden inşası ilerledikten sonra, Filistinlilerin kendi kaderini tayin etme hakkı ve bir devletin kurulması için güvenilir bir yolun koşulları sağlanabilir” maddesi, Tel Aviv hükümetinde rahatsızlık yarattı. İsrailli aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ve Ulusal Güvenlik Bakanı Ben-Gvir Netanyahu’yu “hiçbir şekilde bir Filistin devletinin kurulmasına izin verilmeyeceğini” açıklamaya çağırdı. Dışişleri Bakanı Gideon Sa’ar ise, bağımsız Filistin Devleti’nin kurulması beklenen bölgenin “İsrail topraklarının kalbi” olduğunu savundu.
RUSYA VETO EDER Mİ
Gerekirse “zorla” gerçekleşeceği öngörülen “Hamas’ın silahsızlandırılması” konusu da taslağın tartışma yaratan başlıklardan biri. UİG’e katılması beklenen bazı ülkeler, konuşlandırılacak askerlere Hamas’ı silahsızlandırma görevinin verilmesi halinde, bu durumun çatışmalara neden olabileceğinden endişe ediyor. Öte yandan Rusya da ABD taslağına alternatif olarak kendi önerisini BMGK’ya sundu. Gazze Şeridi’nin silahsızlandırılmasından bahsedilmeyen Rus taslağında, iki devlet çözüme “daha belirgin biçimde” vurgu yapılıyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun önceki akşam yaptıkları telefon görüşmesinin de konuyla ilişkili olduğu değerlendiriliyor. BMGK’nın daimi üyesi Rusya’nın veto hakkını kullanması halinde sürecin uzayabileceği belirtilirken, ABD’nin olası bir soruna karşı alternatif planlar üzerinde çalıştığı belirtiliyor.
ABD ALTERNATİF ARIYOR
İsrail medyasında çıkan haberlere göre ABD, olası katılımcıların çekinceleri nedeniyle Hamas’ın UİG aracılığıyla silahsızlandırılması aşamasını erteleyerek doğrudan Gazze’nin yeniden inşası sürecine geçmeyi zorlayabilir. Ancak İsrailli güvenlik yetkilileri, Tel Aviv yönetiminin bu formüle de karşı çıkacağını aktarıyor. İngiliz The Guardian’da yer alan bir diğer haber ise Washington’ın Hamas’ın silahsızlanmaması halinde Gazze’yi ortadan ikiye bölen “sarı hattın” yeni bir sınır olarak kabul edip yatırımlar ve yeniden inşa faaliyetlerinin “yeşil bölge” olarak adlandırılan ve İsrail kontrolünde kalan bölgelerde gerçekleşmesi ihtimalini değerlendiriyor.
FİLİSTİN POLİSİNİ AB EĞİTMEK İSTİYOR
Gazze’de yaşananların önlenmesi ve sonrasındaki süreçte arzu ettiği rolü oynayamayan Avrupa Birliği (AB), gelecekte atılacak adımlarda aktif bir pozisyon elde etme çabasında. Gazze’de görevlendirilecek Filistinli polislerin eğitilmesi bu çabalar arasında. AB bakanlarının konuyu bu hafta ele alması öngörülüyor.
AB’nin hedefi üç bin polisin eğitilmesinde öncü rol oynamak. Bu adımın ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazze’ye ilişkin olarak önerdiği ve tarafların üzerinde anlaştıkları 20 maddelik plana katkı amacıyla atılması planlanıyor. AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas yönetimindeki Dış İlişkiler Eylem Servisi (EEAS) tarafından hazırlanan bir belgeye göre AB, bölgedeki iki sivil misyonunu genişletmeyi hedefliyor. Üç bin polisin eğitilmesi olası bir ilk adım olarak değerlendiriliyor. AB, tüm Filistin polis gücünün eğitimini üstlenme opsiyonuna da kapıyı kapatmıyor. EEAS belgesinde, AB’nin Refah’taki sınır gözetim misyonunun diğer geçiş noktalarına da genişletilmesi öneriliyor.